Online Atölyeler Başlıyor

Online Atölyeler Başlıyor!!!

  • Farkında ve Yaratıcı Ebeveyn (Online): Pandemi döneminde yaşanan yetersizlik duyguları ile çalışma: Ebeveyn olarak zorlandığınız anlarla kurulan ilişkinizi düzenleme atölyesi
  • Ebeveynin Doğumu (Online): Ebeveynliğe Duygusal Hazırlık: Hamilelik Sürecindeki Ebeveynlere Yönelik Farkındalık Atölyesi Çalışması
  • Farkındalık ve Sanat Etkinlikleri ile Kaygı Yönetimi (Online): Üniversite Sınavına Hazırlanan Gençlere Yönelik Atölye Çalışması

Tüm atölyelerimiz haftada bir gün, 1-1,5 saatlik oturumlardan oluşacak ve 5 hafta sürecektir. Gruplar maksimum 10 kişiden oluşacaktır. Oturumların tamamı online olup Zoom Programı üzerinden gerçekleştirilecektir. Sürecin devamlılığı açısından tüm oturumlara katılım sağlanması beklenmektedir.

Yaşanılan sürece katkı sağlamak amaçlı yapılacak bu atölyelere sembolik bir katılım ücreti talep edilecektir.

Kayıt ve ayrıntılı bilgi için lütfen iletişime geçin.

e-posta: gozdesamataci@gmail.com

Neden Online Terapi

Bu yazı kişisel olarak online terapi ile ilgili düşüncelerimi ve deneyimlerimi içermektedir.

Online terapi ile ilk defa 2013 yılında bir kongrede tanıştım. Meslekle ilgili yeni bir arayış içerisinde olduğum o dönemde beni inanılmaz heyecanlandırmıştı bu yaklaşım. Çocukluğumdan beri interneti ve sosyal medyayı bir iletişim aracı olarak kullandığım için kendime uygun olduğunu düşündüm. Doğrusu o zamandan beri hep aklıma takıldı. Sonrasında ise bu olayı araştırmaya başladım.

Özgürlüğün önemini biliyorum ve bazı durumlarda psikoterapi seansları bu durumda hem danışan hem de terapist için kısıtlayıcı olabiliyor. Seansların sürekliliği kesintiye uğrayabiliyor. Yardım almak ve yardım vermek istediğinizde ihtiyacınız olan tek şeyin bir elektronik alet (cep telefonu, bilgisayar, laptop, tablet…vs) ve internet olması bu işi son derece kolaylaştırıp özgürlük alanını genişletebiliyor.

Özellikle yurt dışında yaşayanların anadilinde terapi hizmeti almalarını sağlaması açısından da son derece kullanışlı. Ya da özellikle son dönemde giderek artan gezgin bireyler, gezgin aileler veya işi nedeni ile sürekli yer değiştirmek zorunda olan kişiler için de düzenli yardım almasına olanak sağlaması açısında çok değerli.

Tabii ki online terapinin yüz yüze terapiye göre avantajlı ve dezavantajlı yanları mevcut. Psikolojinin yeni ve son yüzyılın bilimi olduğu düşünüldüğünde, online terapi de daha çok yeni gelişen bir alan sayılabilir. Ne yazık ki dünya literatüründe de bu alanla ilgili çalışmalar çok sınırlı. Ülkemizde bu konu ile ilgili bir kaynağa ulaşmak zor.

Fakat şunu söylemek mümkün. Online terapi ile ilgili kaygılar, yüz yüze terapi ile ilgili kaygılardan aslında çok da farklı değil. Aynı etik sorumluluklar ve etik sorunlar her iki terapi türünde de görülmekte.

Ben kolay ulaşılabilir olmayı, bu işin olumlu tarafı olarak görmeyi tercih eden taraftayım. Bu nedenle çalışmayı sevdiğim bir şekil olduğunu söyleyebilirim.

Online terapi ile ilgili bilimsel içerikli yazıyı çevirilerimi derledikten sonra sizlerle paylaşacağım.

Sevgiyle …

Terapist seçerken nelere dikkat edilmeli?

Kendinizi çıkmazda hissettiğiniz “o bazı zamanlarda”, profesyonel destek almaya karar verdiğinizde, kimden yardım alacağınız konusunda kararsız kalabilirsiniz.

Çok fazla seçenek ve internet üzerindeki bilgi kirliliği kafanızı iyice karıştırmış olabilir.

Dikkat edilmesi gereken en önemli hususun lisans konusu olduğu düşüncesindeyim. Yardım almayı düşündüğünüz uzman hangi üniversitenin, hangi lisans bölümünden mezun?  Hangi konuda, hangi üniversitede uzmanlık/master yapmış? Klinik deneyimi nedir?

Ne yazık ki ülkemizde lisansı ruh sağlığı ile ilgili bir alandan olmayan ve herhangi bir ruh sağlığı temeli olmadığı halde yurt içi ve/ve ya yurt dışı sertifikasyonlarla kendini psikoterapist ilan eden yüzlerce kişi bu alanda çalışmakta. Bilimsel bilgi birikimi olmayan bir çalışan size yarardan çok zarar getirebilir. Bunu unutmayın.

Master veya doktora yapmış olmak, terapistleri akademik anlamda geliştirmeye ve yenilikleri takip etmeye yatkın hale getirecektir. Bu nedenle önemsenmesi gereken bir konudur. Bilimsel programları, kongreleri, seminerleri ne kadar takip ettiği, uzmanların güncel bilgileri edinme isteğini gösterir. Tabi ki bu yeterli değildir. Belirli bir ekolde veya ekollerde uzun süreli terapi eğitimini almış veya almakta olması da önemlidir.

Şunu söylemekte yarar var. Tek bir doğru yok. Herkese iyi gelen tek bir yöntem yok. Her terapist her danışana iyi gelmeyeceği gibi, her yaklaşım da her danışana uygun olmayabilir. Bu yüzden uzman seçerken çalışma alanlarına, kullandığı ekollere, çalışma şekillerine de dikkat edebilirsiniz.